19.YÜZYIL VİKTORYA DÖNEMİ ALTIN VERMEYLİ SARAY İŞİ KOLEKSİYONLUK NADİR BALMUMU MÜHRÜ
19.Yüzyıl. Viktorya dönemi. Eskilerin Balmumu Mühürleri, bugün olduklarından bir adım öndeydi. Viktorya Dönemi'ne kadar gittiğinizde, katı gümüş şaheserlerden altın yaldızlara ve karmaşık oyma kulplara kadar çok sayıda güzel Mum Mühür bulacaksınız. Ancak en göz alıcı olan sadece süslü, zarif parçalar değil. Dışarıdan pek fazla görünmeyebilecek bazı Mum Mühürleri var ama bunlar Viktorya döneminde aristokrasini ve tarihinin büyüleyici bir hikayesini anlatıyor. Dönerli formda yapılmış olan mührün bronz kısımlarında yaprak ve çiçek motifleri kullanılmıştır. 5 farklı doğal taş kullanılarak yapılmıştır. Türünün nadir çıkan koleksiyonluk örneğidir.
ÖLÇÜ: 10 CM
19.YÜZYIL OSMANLI ALTIN MONTÜR AKİK NADİR MÜHÜR / (LA HAVLE DUASI VE MAŞALLAH )
19.Yüzyıl. Osmanlı. Saray hakkakları tarafından kazınmış olan nadir koleksiyonluk bir eserdir. Mührün montür kısmı altındır. Mühür kısmı akiktir. "Maşallah" yazısı ile başlayan mühür "La Havle" Duası ile devam etmektedir. Kazıma kalitesi ve montürü ile türürün nadir koleksiyonluk örneğidir.
ÖLÇÜ: 30 MM
AĞIRLIK: 9,41 GR
19.YÜZYIL ÇİN GÜMÜŞ VE ALTIN VERMEYLİ EJDER MOTİFLİ NADİR MÜHÜR
19. Yüzyıl. Çin. Gümüş gövde üzerine oyma tekniği ile işlenmiş Çin ejderhası görülmektedir. Mührün üst kısmı ile alt kısmıda harfler bulunmaktadır. Alt kısımda insiyal şeklinde bir kazıma mevcutur. Koleksiyon değeri yüksek nadir bir mühürdür.
ÖLÇÜ: 80 MM
AĞIRLIK: 48 GR
19.YÜZYIL OSMANLI "MÜTERCİM MEHMED RÜŞDİ PAŞA" YA AİT SADRAZAM MÜHRÜ / ALTINLI VE GÜMÜŞ SAVATLI NADİR KOLEKSİYONLUK MÜHÜR / HİCRİ 1283 MEHMET RÜŞDİ
19.Yüzyıl. Osmanlı. Mütercim Mehmed Rüşdi Paşanın Şahsi Mührüdür. 4 Defa sadrazamlık yapmış önemli bir Paşadır. Şubat 1811'de Sinop'a bağlı Ayancık kazasında doğmuştur. Kayıkçı Hasan Ağa'nın oğludur. 1826 yılında Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasından sonra Tophâne’de açılan Asâkir-i Muntazama Yedinci Tertip Taburu'na girmiştir. Kıbrıslı Mehmed Emin Paşa'nın azliyle 24 Aralık 1859 tarihinde sadrazamlığa getirilmiştir. Mayıs 1876 tarihinde dördüncü defa sadrazamlığa getirildi. Sultan Abdülaziz'in, "Sizi halk istediği için görevlendirdim" demiştir.
ÖLÇÜ: 35 MM
AĞIRLIK: 8,13 GR
19. YÜZYIL OSMANLI "MEHMED SAİD " GÜMÜŞ MÜHÜR
BİN MAHMUD CELALETTİN - MEHMED SAİT
ÖLÇÜ: 3 CM
AĞIRLIK: 5 GR
19. YÜZYIL OSMANLI "İBRAHİM " GÜMÜŞ AKİK DÖNERLİ MÜHÜR / 1241
Osmanlıca - Müsenna - Tuğra Formunda yazılmıştır. Koleksiyonluk nadir bir eserdir.
ÖLÇÜ: 45 MM
AĞIRLIK: 8 GR
19.YÜZYIL OSMANLI İSTANBUL VİLAYETİ DEFTEDARI AHMET ŞEFİK
Döneminin nadir koleksiyonluk kartvizit klişesi.
ÖLÇÜ: 25 x 45 MM
İZZETLÜ EBRU NİGAR HANIMIN ŞİİR YAZILI MÜHRÜ / HİCRİ 1268
Firkat-i gamınla helâkim / Bana kâr etmez salib / Ben gurbette kaldım / Şâdmân olsun rakib
ÖLÇÜ: 3 CM
AĞIRLIK: 12 GRAM
19. YÜZYIL OSMANLI GÜMÜŞ MÜHÜR - DOKTOR BAHADDİN HÜSEYİN / 1337
ÖLÇÜ: 3 CM
AĞIRLIK: 6 GR
19. YÜZYIL OSMANLI "NAKŞİBENDİ AHMED HÜSAMEDDİN" AKİK DÖNERLİ GÜMÜŞ ŞAHIS MÜHRÜ
19.Yüzyıl. Osmanlı. Tuğra formunda ismi yazılı olan mühürdür. Dağıstan’ın Tabasaran bölgesindeki Rükkâl şehrinde doğdu. Asıl adı Ahmed’dir. Tasavvufî mizacı dolayısıyla Üveysî nisbesini aldı; İstanbul’da daha çok Dağıstânî nisbesiyle tanındı. İlk tahsilini Nakşibendî-Müceddidî şeyhlerinden babası Seyyid Mehmed Saîd er-Rükkâlî’den yaptı. 1861’de babası ile birlikte hacca gitti. Aynı zamanda şeyhi olan babasının Mekke’de ölümü üzerine (1870) Medine’ye geçti. Daha sonra Mekke yakınlarında oturan Halil Hamdi Paşa ile yaptığı bir görüşmenin ardından İstanbul’a geldi. Aynı yıl Denizli’ye, oradan da babasının müridlerinden Şeyh Hacı Mustafa ile görüşmek üzere Uluborlu’ya gitti. Burada bir süre ders verdi. 1884’te gittiği Sivrihisar’da verdiği derslerin yanı sıra Ḥaḳāyıḳu’t-tecrîd fî menâzili’t-tevḥîd adlı eserini kaleme aldı. Yanlış bir ihbar üzerine Ankara’ya çağrıldı (1887). Ankara Valisi Âbidin Paşa durumu anlayarak kendisini bugün adını taşıyan semtte bulunan köşkünde misafir etti. İki yıl Ankara’da kalan Ahmed Hüsâmeddin daha sonra Bursa’ya giderek Maksem semtinde yaptırdığı mescid ve medresede ilim ve irşad faaliyetine başladı. Hakkında çıkarılan birtakım söylentiler yüzünden II. Abdülhamid’in emriyle Trablusgarp’a sürgüne gönderildi (1897). Orada Tefsîrü’l-kebîr ile bazı sûrelerin tefsirini ihtiva eden Müşaḫḫaṣâtü süveri’l-Ḳurʾâniyye adlı eserleri telif etti.
II. Meşrutiyet’in ilânından sonra Trablusgarp Valisi Recep Paşa ile birlikte İstanbul’a döndü. Yirmi gün İstanbul’da kaldıktan sonra Bursa’ya gidip Maksem’deki harap olan mescid ve medreseyi tamir ettirdi. Ertesi yıl eski Konya valilerinden Ârifî Paşa’nın Çapa’daki konağını satın alıp İstanbul’a yerleşti. 1915’te davet üzerine gittiği Sivrihisar’da iki yıl kalarak dersler verdi. 1918’de İzmir yoluyla İstanbul’a döndü. Üç gün sonra büyük Fatih yangınında (10 Haziran 1918) evi ve istinsah ettiği yüz kadar eseri yandı. Yangından sonra tekrar Bursa’ya döndü. 1920 yılı sonlarında Balıkesir’e gitti. 1921 Şubatında tekrar İstanbul’a döndü. 12 Nisan 1925 Cumartesi günü Cerrahpaşa’daki evinde vefat etti. Ertesi gün Fâtih Camii’nde kılınan cenaze namazından sonra Edirnekapı Kabristanı’na defnedildi. Mezarı 1971’de çevre yolu inşaatı sırasında Silivrikapı Kozlu Mezarlığı’ndaki aile kabristanına nakledilmiştir.
Ahmed Hüsâmeddin birçok kişiye Nakşibendî hilâfeti vermiştir.
Koleksiyonluk nadir bir mühürdür.
ÖLÇÜ: 5 CM
AĞIRLIK: 10 GR
OSMANLI ASKERİ LEVAZIM FIRAT MENZİL BAŞ MÜFETTİŞ MÜHRÜ 1335
Hakkakı Hüzni efendidir. Son dönemin önemli hakkaklarındandır.
ÖLÇÜ: 3 CM
19. YÜZYIL OSMANLI GÜMÜŞ MÜHÜR - CEMAL VAHİD BİN HACI ALİ / HİCRİ 1335
ÖLÇÜ: 4 CM
AĞIRLIK: 19 GR
19. YÜZYIL OSMANLI GÜMÜŞ MÜHÜR - KAYMAKAM AHMET TALİP / HİCRİ 1331, HAKKAK: AZMİ EFENDİ
19.Yüzyıl. Osmanlı. Kaymakam Ahmet Talip beye ait olan gümüş mühür hakkak "Azmi" efendi tarafından kazınmıştır. son dönemin usta ve meşhur isimlerindendir. Hakkâklar, üzerinde çalışacakları malzemeye göre özel kazıyıcı aletler geliştirmişlerdir. Sertlik derecesi az olan altın, gümüş ve sarı gibi madenler için çelik kalemler kullanılırdı. Usta, ahşap el mengenesine sıkıştırdığı işlenmemiş mührü bir elinde tutar, diğer elindeki çelik kalemle de yazısını hakkederdi. Sertlik derecesi daha fazla olan akik, kan taşı, fîrûze gibi taşlar için elmas kalemler kullanılırdı. Hakkakı ve devlet erkanı şahsına ait olması sebebi ile koleksiyonluk değeri olan bir eserdir.
ÖLÇÜ: 4 CM
AĞIRLIK: 10 GR
19. YÜZYIL OSMANLI GÜMÜŞ MÜHÜR - DANA EFENDİ KAZIMASI / 1329
19.Yüzyıl Osmanlı. Gümüş mühür üzerine devlet erkanı Rum makam mührü kazınmıştır. Mührün hakkakı son dönemin en ünlü hakkaklarından olan "Dânâ" Efendidir. Hakkâklar, üzerinde çalışacakları malzemeye göre özel kazıyıcı aletler geliştirmişlerdir. Sertlik derecesi az olan altın, gümüş ve sarı gibi madenler için çelik kalemler kullanılırdı. Usta, ahşap el mengenesine sıkıştırdığı işlenmemiş mührü bir elinde tutar, diğer elindeki çelik kalemle de yazısını hakkederdi. Sertlik derecesi daha fazla olan akik, kan taşı, fîrûze gibi taşlar için elmas kalemler kullanılırdı. Gümüş bu eser hakkakı ve sahip olan şahıs sebebi ile koleksiyonluk değer taşımaktadır.
ÖLÇÜ: 25 MM
AĞIRLIK: 4 GR
19. YÜZYIL OSMANLI MÜHÜR - HALUK RUHİ BİN RAŞİT / HAKKAK: HİLMİ EFENDİ - HİCRİ 1329
ÖLÇÜ: 30 MM
AĞIRLIK: 7 GR
20. YÜZYIL MÜHÜR MUHAMMED SEZAİ / HAKKAK: VELİ EFENDİ
ÖLÇÜ: 30 MM
AĞIRLIK: 6 GR
19.YÜZYIL OSMANLI GÜMÜŞ MÜHÜR - BEYOĞLU VAKFİYESİ DAİRE BAŞKANI RIZA / HİCRİ 1329 - HAKKAK: DANA EFENDİ
19.Yüzyıl Osmanlı. Gümüş mühür üzerine devlet erkanı şahıs mührü kazınmıştır. Mührün hakkakı son dönemin en ünlü hakkaklarından olan "Dânâ" Efendidir. Hakkâklar, üzerinde çalışacakları malzemeye göre özel kazıyıcı aletler geliştirmişlerdir. Sertlik derecesi az olan altın, gümüş ve sarı gibi madenler için çelik kalemler kullanılırdı. Usta, ahşap el mengenesine sıkıştırdığı işlenmemiş mührü bir elinde tutar, diğer elindeki çelik kalemle de yazısını hakkederdi. Sertlik derecesi daha fazla olan akik, kan taşı, fîrûze gibi taşlar için elmas kalemler kullanılırdı. Gümüş bu eser hakkakı ve sahip olan şahıs sebebi ile koleksiyonluk değer taşımaktadır.
ÖLÇÜ: 40 MM
AĞIRLIK: 10 GR
19. YÜZYIL OSMANLI GÜMÜŞ MÜHÜR - ZEYNEL ABİDİN 1314, HAKKAK YUMNİ EFENDİ
ÖLÇÜ: 25 MM
AĞIRLIK: 6 GR
19.YÜZYIL OSMANLI GÜMÜŞ MÜHÜR - URFA MUTASARRIFI SALİH EFENDİ /HİCRİ 1326 - HAKKAK: AŞKİ EFENDİ
19.Yüzyıl Osmanlı. Gümüş mühür üzerine devlet erkanı makam mührü kazınmıştır. Mührün hakkakı son dönemin en ünlü hakkaklarından olan "Aşki" Efendidir. Hakkâklar, üzerinde çalışacakları malzemeye göre özel kazıyıcı aletler geliştirmişlerdir. Sertlik derecesi az olan altın, gümüş ve sarı gibi madenler için çelik kalemler kullanılırdı. Usta, ahşap el mengenesine sıkıştırdığı işlenmemiş mührü bir elinde tutar, diğer elindeki çelik kalemle de yazısını hakkederdi. Sertlik derecesi daha fazla olan akik, kan taşı, fîrûze gibi taşlar için elmas kalemler kullanılırdı. Gümüş bu eser hakkakı ve sahip olan şahıs sebebi ile koleksiyonluk değer taşımaktadır.
ÖLÇÜ: 40 MM
AĞIRLIK: 15 GR